Kayıtlar

Militan

Resim
CHP Genel Başkanı KILIÇDAROĞLU; Salı günü yaptığı grup toplantısında, Grup Başkan Vekili Engin ALTAY ve CHP eski milletvekili Berhan ŞİMŞEK 'in  başlattıkları militan tartışmasına da değinerek; “Bizim eski milletvekili arkadaşımız bir açıklama yapıyor;  ‘vali militan,  kaymakam militan,  yargıç militan,  alınan kararları görüyoruz. . ’ diyor.  Vay sen misin militan diyen. . .  İçişleri Bakanlığı bütün valiliklere bir yazı hazırlıyor.  Hepiniz dava açın,  diye. ”  şeklinde konuşunca, AKP cenahında kıyamet kopuyor,  vay CHP valilere, kaymakamlara, yargıçlara hakaret ediyor,  onları terörist ilan ediyor diyerek ayağa kalkıyorlar.  AKP yönetimi, seçimi kaybedeceklerini gördükçe, ülkenin biriken ve kangren olan onca sorununu bir kenara bırakmış, canını ve iktidarını kurtarmanın telaşı içinde,  CHP 'ye saldırıyor, itibarsızlaştırmaya, suç duyuruları ve yargı baskısıyla,  CHP 'yi kıskaca alarak yıldırmaya çalışıyor....

Sırada Üçüncü Başvuru Mu Var Dersiniz?

Resim
Neredeyse bir hafta geçti, Anayasa Mahkemesinin BERBEROĞLU hakkında verdiği ikinci hak ihlali kararından bu yana.  Bilmiyoruz,  karar yazılarak  gereğini yapması için yerel ağır ceza mahkemesine gönderildi mi? Bugüne kadar bir ses seda yok henüz.  Karara uygun davranılacağını, karara uyularak gereğinin yapılacağını sanmıyoruz.  BERBEROĞLU'nun sayın avukatları; bize göre nafile olan 3. Hak İhlali başvurusu dilekçelerini hazırlamaya başladılar mı bilmiyoruz.  Bize kalırsa,  naçizane tavsiyemiz, bıraksınlar artık,  3. kez nafile hak ihlali başvurusunda bulunmayı.  Hak ihlalinin ihlali; hak ihlalinin ihlalinin ihlali,  olamaz.  Hak ihlali bir kez olur ve o hak ihlalinin varlığı Anayasa Mahkemesinin kesin ve bağlayıcı kararıyla saptanırsa, o kararın gereği zorla yerine getirtilir.  Gerçek demokrasilerde; anayasa, Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir ve mahkemeler dahil herkesi bağlar diyorsa, o karara itirazsız herkes gibi mahke...

Bazı Muhalefet Partileri Ve İnsanlar Hala İşin Farkında Değiller

Resim
Ülkenin demokrasisi, yargısı, anayasası, Anayasa Mahkemesi, ekonomisi, üretimi, tarımı yok olma aşamasına gelmiş, millet, pandemiye karşı korumasız,  aşısız, aç ve işsiz ve kaderiyle baş başa bırakılmış, ülkede yönetim boşluğu oluşmuş, ülke sahipsiz kalmış, hazinesinde döviz ve para kalmamış, iş başındaki siyasal iktidar çökmüş, muhalefet partileri ise; bu ülke gerçeklerine rağmen, armudun sapı,  üzümün çöpü diyerek,  demokrasi cephesinde bir araya gelmek için hala naz yapıyorlar, işin farkında değiller.  Ülkeyi bu hale getiren AKP Genel Başkanı da,  muhalefetin bu aymazlığının farkında olmalı ki; hiçbir şey olmamış gibi, hala konuşabiliyor, milletin yüzüne bakabiliyor, hala iktidarının devam edeceği konusunda bir umut taşıyarak, birlik olamayan muhalefetin cılız ittifakını dahi dağıtmak için,  hamle üzerine hamle yapmaya çalışıyor.  Bir zamanlar koyu CHP'li olan ve CHP Genel Başkanlığına talip olan SARIGÜL;  yüzde bir oranında dahi oy alamayacağı...

Darbe Nedir Biliyor Musunuz?

Resim
Demokrasiden nasibini almamış, insan hak ve özgürlüklerini içlerine sindirememiş yöneticilerin iş başında olduğu, maalesef bizim de içinde bulunduğumuz geri kalmış ülkelerde, en çok söylenen ve korkulan söz darbe sözcüğüdür.  Bizim ülkemizde de, 20 yıldan bu yana tek başına iktidarda olan ve başarısız olmasına,  ülkeye verebileceği hiçbir hizmeti üretemez duruma gelmesine rağmen, iktidara doymayan ve halen seçimlerle ülke yönetiminden uzaklaşmak istemeyen AKP iktidarı ve onun başındaki tek adam,  sürekli bu darbe sözcüğünü telaffuz etmekte ve muhalefeti, darbe yanlısı ve darbecilikle suçlayarak karalamaktadır. Darbe paranoyasına tutulmuş bir iktidar vardır karşımızda.  Aslında,  ortada ne darbe yanlısı, darbe planlayıcısı bir muhalefet ve ne de,  darbe hazırlığında veya düşüncesinde olan bir ordu vardır.  Peki darbe nedir? Hepinizin anlayacağı dille ve  basit olarak tanımlamak gerekirse, darbe;  Ülkenin yürürlükteki anayasasına ve yasalarına ...

Haklı Ve Yasal Nedenlerini Açıklamak Zorundasınız

Resim
Basından izlediğimiz ve öğrendiklerimize göre; saray yönetimi,  yeni bir düzenleme yaparak, Türk Silahlı Kuvvetlerinin envanterindeki ağır silahlarını, emniyet ve jandarma alıp kullanabilecekmiş.  Nereden çıktı şimdi böyle bir düzenleme, bu düzenlemeye niçin ihtiyaç duyulmuştur? Bu soruların cevapları, bu kararı alanlar tarafından milletimize açıklanmalıdır.  Demokrasi;  açıklık ve görevleri yasalarla açıkça belirlenmiş,  anayasal ve yasal kurumlar ve kurallar rejimidir.  Anayasa ve yasalarımıza göre, ülkemizin iç güvenliği ve asayişinden;  kolluk olarak,  İçişleri Bakanlığı bünyesindeki emniyet, jandarma ve sahil güvenlik teşkilatları sorumludur.  Dış güvenliğimizden de Milli Savunma Bakanlığı bünyesindeki Türk Silahlı Kuvvetleri sorumlu ve görevlidir.  Her kurumun özel yasaları mevcut olup, bu yasalarda;  kurumların teşkilatı, görev ve sorumlulukları, yetkileri,  teçhizatları açıkça belirlenmiştir.  Bugün ülkemizin iç gü...

Uğur Mumcu

Resim
Uğurlar olsun,  uğurlar olsun Hüzünlü bulutlar yoldaşın olsun Bir keskin kalem Bir kırık gözlük Yürekli yiğitlere hatıran olsun Uğur Mumcu 'yu,  yirmi sekiz sene önce,  24/Ocak/1993 de  (Yarınki günde), Ankara’daki evinin önünde uğradığı hain bir bombalı suikast sonucunda kaybettik.  Değerli hukukçu, yürekli, cesur ve güzel insan, katıksız devrimci,  Kemalist ve Atatürkçü, antiemperyalist, laikliğin büyük savunucusu, onurlu ve cesur gazeteci, büyük araştırmacı yazar, Sakıncalı Piyade Uğur MUMCU 'yu,  hiç unutulmamak üzere,  sonsuza uğurlanışının 28. Yıldönümünde,  minnetle ve rahmetle anıyoruz.  Aradan geçen bu yirmi sekiz sene gibi uzun bir zamana rağmen;  onun,  suikast eylemini doğrudan gerçekleştiren,  katil veya katillerini, yani aracına o bombayı yerleştiren veya yerleştirenleri,  kişi bazında belirleyip hak ettikleri cezayı veremedik.  Ancak,  Uğur MUMCU 'yu yok etmeye karar veren ve ona yönelik bu ha...

Adalet Bakanına Açık Mektup

Resim
Sayın Adalet Bakanı; BERBEROĞLU'nun hak ihlaline uğratıldığına ilişkin olarak, Anayasa Mahkemesinin ikinci kez verdiği kararı üzerine, Anayasa Mahkemesinin kararları bağlayıcıdır, diye demeç vererek, anayasanın bu hükmünü tekrarlamışsınız.  Bizler; sizin, Adalet Bakanı olarak,  herkesin çok iyi bildiği,  “”Anayasa Mahkemesinin kararları bağlayıcıdır” diyerek,  aradan sıyrılmanızı kabul edemiyoruz.  Sizi, sesinizden tanımasam ve gözlerimi kapatarak dinlesem; bugüne kadar,  haksız tutuklamalar dahil,  ülkemizde yapılan hukuksuzluklara karşı çıkan, Anayasa Mahkemesinin kararlarının bağlayıcı olduğuna ilişkin, benim de altına imza koyacağım beyanlarınızı, ana muhalefet partisinin çok iyi hukuk öğrenimi almış ve hukukun üstünlüğünü, yargının bağımsızlığını içine sindirebilmiş bir milletvekili konuşuyor ve hukuku ayaklar altına alan AKP iktidarını ağır şekilde eleştiriyor sanacağım.  Ama,  bu güzel ve hukukun üstünlüğünü,  yargının bağımsızlığ...